İşitin ey yarenler aşk bir güneşe benzer Aşkı olmayan kişi misali taşa benzer Taş gönülde ne biter dilinde ağu tüter Nice yumşak söylese sözü savaşa benzer Aşkı var gönlü yanar yumuşanır muma döner Taş gönüller kararmış sarp kah kışa benzer
25 Eylül 2009 Cuma
AL AŞKINI, VER BENİ...
Güzel bir kitap...
"Aşk, insanın hallerinden bir haldir ve bu dünyaya gelişindeki o saf, yalın haline doğru bir sıçrama imkanıdır. İnsanın yaşamında üç şey habersiz gelir: Doğum, ölüm ve aşk. Nasıl doğumla yeni bir aleme geliyorsak ölümle de yepyeni bir alemin kapısını aralıyoruz. İşte bu iki sessiz belirsizliğin arasında, insanı kayıtlı ve sınırlı olduğu yatay düzlemden aşkın olana doğru yükselten bir imkandır aşk. Aşk, tüm bağları yıkarak kendi bağlarını kurar. Acısı süreklidir, paylaşılamaz ve sürekli çoğaltır kendisini. Aşk sırlardan bir sırdır, belki Sırların Sırrı'ndan bir haberdir. 'Al Aşkını Ver Beni' diyen, Sevgili karşısında, aşk uğruna kendi kişisel algısını sildiği için pişmandır ve 'ben'ini geri istemektedir. Oysa aşktan önceki ben'in yerinde artık yeller esmektedir. Aşkla birlikte o ben gitmiş, yerine yepyeni bir benlik gelmiştir."
Bridget Jones’s Diary Soundtrack - Love
Love, I am so different
Love, I am so different than before
Love, can I be loved
Love, could I ever really be loved
Love, if you ever find me I wonder
Will you try me I’m so different than before
Love, the kind that I’ve dreamed of
Well let’s stop right here inside of me love
Love, if you ever find me I wonder
Will you try me I’m so different than before
Love, I am so different than before
Love, where are you waiting
In dark and smoky room I hear you singing to me
Love, let my voice take you
and the song we make would be so different than before
Ooh yes
Love, if you ever find me I wonder
Then I ask you try me I am so different than before
Love, I am so different than before
The word is out, the time is gone
Begin again remember my love
Make it strong
Stretching out to everyone
Nothing replays
This is what I want, this is what I make
Every little thing gonna be alright
One day or so you’ll be my love
This time you won’t mistake me
I’m ready love for you to take me with you
Love, if you ever find me I wonder
Will you try me I’m so different than before
Ooh yes
My love, I know when you found me I’ll rock yourself all around me
Then I ask you try me I am so different than before
Ooh yes,
MY love I know you’ll show me the words
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
21 yorum:
Sana bakmak
Bir beyaz kağıda bakmaktır.
Her şey olmaya hazır
sana bakmak
suya bakmaktır..
gördüğün suretten utanmak..
sana bakmak
bütün rastlantıları reddedip
bir mucizeyi anlamaktır..
sana bakmak
Allah’a inanmaktır.
teşekkürler dertsiz çoban
değerli yorumcum dertsiz çoban yazdığın şiirlerin şairlerini de belirtirsen sevinirim mesela bugün yazdığın çok etkileyici ...yoksa sen bir şair misin
SANA BAKMAK
Herşey yapılabilir
Bir beyaz kağıtla
Uçak örneğin, uçurtma mesela.
Altına konulabilir
Bir ayağı ötekinden kısa olduğu için
Sallanan bir masanın.
Veya şiir yazılabilir
Süresi ötekilerden kısa
Bir ömür üzerine..
Bir beyaz kağıda
Herşey yazılabilir,
Senin dışında..
Güzelliğine benzetme bulmak zor,
Sen iyisimi sana benzemeye çalışan
Herşeyden:
Bir gülden bir ilk bir sonbahardan sor.
Belki tabiattadır çaresi
Senin bir çiçeğe bu kadar benzemenin..
Ve benim
Bilinci nasırlı bir bahçıvan çaresizliğim..
Anlarım bitkiden filan
Ama anlatamam
Toprağın güneşle konuşmasını
Sana çok benzeyen bir çiçek yoluyla
Sen bana ışık ver yeter
Bende filiz çok..
Köklerim içimde gizlidir
Gelen giden, açan soran, bere budak yok
Bir şiir istersin
"içinde benzetmeler" olan
Kusura bakma sevgilim
Heybemde sana benzeyecek kadar
Güzel birşey yok
Uzun bir yoldan gelen
Tedariksiz, katıksız bir yolcuyum
Yaralı yarasız sevdalardan geçtim
Koynumda bir beyaz kağıt boşluğu
Herşeyi anlattım..
Olan olmayan, acıtan sancıtan..
Bilsem ki sana varmak içindi
Bütün mola sancıları
Bütün stabilize arkadaşlıklar
Daha hızlı koşardım
Severadım gelirdim
Gözlerinin mercan maviliğine..
Sana bakmak
Suya bakmaktır..
Sana bakmak
Bir mucizeyi anlamaktır..
Sağa sola bakmadan yürüdüğüm yollar tanıktır
Aşk sorgusunda şahanem
Yalnız kelepçeler sanıktır
Ne yazsam olmuyor
Çünkü bilenler hatırlar..
Hem yapılmış hem yapma çiçek satanlar
Bahçıvan değil tüccarlardır
Sen öyle göz,
Sen öyle toprak ve güneş ortaklığı
Sen teninde cennet kayganlığı iken,
Sana şiir yazmak ahmaklıktır..
Bir tek söz kalır
Dişlerimin arasından
Ben sana gülüm derim
Gülün ömrü uzamaya başlar
Verdiğim bütün sözler
Sende kalsın isterim
Ben sana gülüm derim
Gül sana benzediği için ölümsüz..
Yazdığım bütün şiirler
Sana başlayan bir kitap için önsöz
Sana bakmak
Bir beyaz kağıda bakmaktır.
Her şey olmaya hazır
sana bakmak
suya bakmaktır..
gördüğün suretten utanmak..
sana bakmak
bütün rastlantıları reddedip
bir mucizeyi anlamaktır..
sana bakmak
Allah’a inanmaktır. YILMAZ ERDOĞAN
Değerli bahar gelsin keşke şair olup içimdekileri satırlara dökebilseydim. Ama daha çok beklemem gerekir o aşamaya gelmek için. Bu şiiri Şairin kendi sesinden dinlemenizi tavsiye ederim. Linki http://www.youtube.com/watch?v=t_nFgx4k8lg
izledim dertsiz çoban
çok hoşmuş şiir de ses de yorum da
aşağıda bir yerlerde y.erdoğandan etme şiiri var mevlananın dinlemelisin
umarım senin de böyle güzel şiirlerin olur zamanın ırmağına bırakacağın...içinde yıkanacağın...kalpleri yıkayacağın...varlığın ve yorumlarına en kalbi teşekkürlerimi sunuyor bu limana ziyaretlerini sıklaştırmanı geriye dönük her yazıya uğramanı ve nefesinle eskileri de havalandırmanı diliyorum.:)))
Gel mezarımın başında dur
Sevdiği gelmiş desinler
Gel
Kıskansın bütün ölüler....
pardon ne mezar dertsiz çoban hayırdır bir de ziyaret adresin neresi maile at bari
SON GÜN
Bir sabah
Yağmur yağarken gökyüzünden
Yaşlar boşanmışsa gözlerimden
Ve sen yoksan, yalnızsam
İşte o gün ölmek isteyeceğim
Bir an
Gözlerimi kapatmışsam
İçime bir burukluk çökmüşse aniden
Açmışsan gözlerimi yeniden
Ve sen yoksan, yalnızsam
İşte o an gözlerimi son kez kapayacağım.
Bir gece
Seni görmüşsem rüyamda
Bana dönmüşsen
Sonsuz bir huzur
Bir sevinç varsa içimde
O sevinçle uyanmışsam
Ve sen yoksan, yalnızsam
İşte o gece son kez uyuyacağım.
Bir gün
Beni unutursan, birini bulursan
Pek sanmam ama mutlu olursan
İnan bende mutlu olacağım
Son gün
Seni görürsem
Bir an bile olsa beni sevmişsen
Ve ben bunu bakışlarından hissetmişsem
Ağlama lütfen, gülümse
İnan ben huzur içinde öleceğim..
DERTSİZ ÇOBAN
Bu da benden sizlere armağan
teşekkürler
armağanın için hadi aşık atışması olsun
ama ben şair değilim sana sevdiğim bir şiirden ekliyorum
hayır saatleri, geyikleri anlatmıyor bu kitap.
bir kumru oluş halini anlatıyor,
yada bir kumru olamayış halini.
bazen birşey görünür gibi oluyor,
bazen bir şey görünmüyor.
bazen bir şey değişecekmiş gibi oluyor, bazen bir şey değişmiyor
bazen beni hep sevecekmişsin gibi oluyor,
bazen hiç sevmemişsin gibi...
bazen bu kitap açıklanamayan şeyleri anlatıyormuş gibi oluyor
bazen hep açıklanan şeyleri
bazen bu kitap senin gibi oluyor, bazen benim gibi
yani sen beni kumru yapmaya çalışırken benim kumru olamayış halimi...
bazen bu kitap aşk gibi oluyor, bazen anti-aşk gibi....
...
hayır elbette saatleri, geyikleri anlatıyor bu kitap
insan ilişkilerinden bahseden bir kitap başka neyi anlatabilir ki?
bizim uslanmaz ruhlarımız hiç kumrulaşabilir mi?
suskuyla yanyana oturan iki kumru ...
iki sevgili yanyana oturarak uzun süre hiç konuşmadan...
yani kumrulaşabilir mi?
hayır elbette senin aradığın saatleri anlatmıyor bu kitap
aramadığın onca saatin dehşetini anlatıyor ancak.
ve çocuk gibi olmadığım , fazlasıyla realist olduğum için tek bir saate doğru ilerliyor:
geyiklerin kavga edip, boynuzlarını açamayarak öleceği saate...
...
yine de kumru masalını sürdürmeyi deneyecek bu kitap
çünkü kumru olamaz dediğin anda
aşk da bitiyor kitap da!
daha kavga etmedik
boynuzlarımız birbirine dolaştı ama sadece ormanda uykuda.
bak hala “major tom” çalıyor pikapta...
LALE MÜLDÜR
O kadar uğraştım
Bu kadar didindim
Belki bir milyon kere
"Seni Seviyorum" dedim
Ben inat ettim, o inat etti
Ve bir gün aldı başını gitti
Gidiş o gidiş
Neden, sonra öğrendim
Meğer dilsizmiş...
Değerli bahar gelsin hediyen için çok teşekkürler. Ben de sana bu şiiri göndermek istedim.
Ne zaman eskiyor sevgiler
Ödenen bedellerin acısı geçince mi?
Yağmur yağıyor, mutfak camındayım
Nasıl üşüdüğümü bilemezsin
Menekşelerim çiçek vermiyor artık anne
Söylediğin gibi hep dibinden su verdim ama
Şimdi telefon açsam sana
Sesini duymakta yetmiyor ki
Hep ayni cumleler.Babamlar nasil? Ilacini aldin mi? Nedenini bilmedigim bir aglamak var icimde
Bir yerlere sigdiramiyorum yuregimi
Bazen dalip giderdin mutfakta yemek yaparken, tahta kasikla tencerenin basinda oylece
Ne dusunurdun acaba?
Ozlemek cok fena anne, anlamak seni daha da...
Omuzlarim agriyarak uyaniyorum sabahlari
Benim kizimin omuzlarini ovmasina daha cok var
Gittikce sanami benziyorum ben?
Ya da 'annenin kaderi kiza' dedikleri dogru mu?
'Baban eskitir herseyi kizim, 'demistin bir kez
Anlamamisim meger, eskiyormus annecigim
Omzunu ovacak kalmiyormus meger ayni evin icinde
Şimdi duysan bunlari, ne uzulursun mutsuz mu kizim diye, coktan kendinden vazgecmis bir sesle
Mutsuz degilim de anne, yagmura ve mutfagimdaki kedere care bulamiyorum
Evimi topluyor, toz aliyor, patlican kizartiyor, televizyon seyrediyor, aksam calan kapiyi aciyorum
Actigimi goren olmuyor
Pisirdigim yeniyor da, guzel olmus denmiyor
Cay demleniyor demleniyor, demleniyor...
Kederim mutfagimın her yerine yerlesiyor
Ah nasil eskiyor hersey anne, nasil eskiyor
Eskilerimi de atmaya kiyamiyorum
Seni çok özlüyorum
Bana yasakladığın bahçeler sanada mı uzaktı hep Gidemeyişine ağladın mı sende
Ne zaman eskiyor sevgiler
Ödenen bedellerin acısı geçince mi?
İşte böyle kalbimde bir acı şarkılar seni söyler
İCLAL AYDIN
http://sensizyildizlarabakamam.blogspot.com/2009/09/demli-bir-deneme.html
büyük acılar dilsizdir yukarıdakini okusana dertsiz çoban
bir de aşk üstüne
http://sensizyildizlarabakamam.blogspot.com/2009/09/ask-kisa-bir-golgeliktir-dunyada.html
iclal aydının şiiri için de teşekkürler
yine bekleriz:))
Sen tesadüfe inanır mısın?
Ben inanmam..!
"Kaderin değilim" demişssin
Tesadüf olduğunuda sanmam.."
merhaba karakalem
tesadüf diye bir şey yok hayatta tevafuk var yani uygun düşme
bazen istemediğimiz şey bile uygun düşebiliyor
Yaradan yarattığını bizden iyi bildiğinden tevafuk ettiriyor:))
zaten tesadüf olduğundan değil, orta okuldan bu yana şiirle uğraşırım aklıma geliverdi sizin atışmanız, lise iki de yazdığım bir dörtlüktü paylaşayım istedim.. Tesadüf değil yani bilerek..:)
sağol karakalem atışmayı unutmuşum
katkın için sağol da maaşallah orta okulada kaderimsin falan lafları ...adam olacak çocuk durumları yani...:))
estağfirullah, birazda şiire olan tutkumdan; öyleki çok kez düz yazı yazmakta zorlanıyorum misal sizin yazılarınız oldukça kaliteli ve etkileyici ben öyle bir yazı yazmak için otursam 10 kıtalı şiire gidiyor elim, yüreğim ,aklım.. çok kez gıpta ediyorum düz yazıda bunu yakalayanlara.. sağolun...
yazılarım için belirttiğiniz sözlerden onur duydum sağolun
ben de ortaokulda şiir karalıyordum ama baktım denemeye daha yatkınım ama onlar da bazen kafiyeli gidiyor ben kafiyeyi pek sevmiyorum zamanla daha iyi olacak ama şiir zor çalışma da ETKİLİDİR MUHAKKAK AMA YETENEK ŞART BAŞARILAR SİZE
Karakalem hoşgeldin. bahar gelsinin yazıları hakkındaki düşüncelerine bende katılıyorum.ç düşünceleri böyle güzel yazıya dökmek gerçekten ümrenilecek bir durum. Bunun yanında sizin şiirlerinizde gerçekten yürekten gelen güzel duyguların mısralara dökülüp uygun kafiyelerle sunulmasının güzel bir örneği. ben se hep aklıma geldiği gibi yazan biriyim. keşke bende sizin gibi yazı yada şiirle anlatabilseydim içimdekileri. yazdığınız her şiiri her yazıyı özenle okuduğumu ve bu emekleriniz için binlerce teşekkür ettiğimi bilmenizi isterim.Saygılarımla
sağolun şenlendirdiniz bugün blogumu aşık atışmaları oldu valla:))
dertsiz çoban:>asıl ben teşekkür ederim bu sözleriniz ve beğenileriniz için ama yolum uzun ve çok çok başındayız tekrar sağolun..
Yorum Gönder