5 Şubat 2010 Cuma

Aşk vardı ve ötesi çoktan unutulmuştu!...




Hamuş ve Bişrev


Hamuş!.. Dedi Mevlana kendisine Hamuş!... Yani Suskun!... Sustuğu yerde açıldı kapılar önüne serildi ışıltılı kelimeler kalbi duygular… Hamuş!.. dedi sustu Mevlana… Sustu ve kapandı karanlıklara… Karanlıklara Şems doğdu sonra… Baktı… Gördü… Adına Aşk dedi… Candan özge candan öte olana… Yaprakta tohumu damlada okyanusu gördü sonra…
Hamuş!.. Demiştim ben de kendime. Sözün bittiği yerde noktanın konduğu yerde susmuştum bütün kelimelerimi. Anlatmak yormuştu nazenin bedenimi… Anlaşılamamak ise en çok yüreğimi. Sustuğu yerde anlaşılmaktı belli ki bütün derdi…
Hamuş!.. Demiştim ben de kendime. Seni anlatmayan bütün kelimeleri susmuştum. Senle başlamayan bütün cümleleri bir bir bozmuştum. Şems ol da gel karanlıklarıma doğ diye ummuştum… Umutmuşsun!.. Unutmuşum!...
Hamuş!.. Demiştim ben de kendime. Suskunluğum verilene rıza göstermekti… “İyi günde kötü günde hastalıkta ve sağlıkta” diye başlayan o tekerlemeye eşlik etmekti. İyi ve güzeli sana kötü ve çirkini kendisine seçmişti… Suskunluğun bedeli sadece bu seçimdi…
Hamuş!.. Demiştim ben de kendime. Dün’ü dünde bırakmak adına…”Şimdi yeni şeyler söylemek lazım”dı. Aşk! Demiştim sonra Aşk!... Aranan bulunmuştu… Beklenen gelmişti… Aşk vardı ve ötesi çoktan unutulmuştu!...
Hamuş!.. Demiştim ben de kendime. Sana da Şems diyecektim belki… Kör kuyulara atılmasaydın bütün karanlığına rağmen görecektin güneşi… Kapattın gözlerini kestin attın son yanında yeşeren düşlerini… Şems olmak kolay mıydı canı canana teslim etmeden? Kendinden geçmeden aydınlanır mıydı kör karanlıklaraçılır mıydı kilit vurulmuş kapılar...

Hamuş!.. Demiştim ben de kendime. Sonra “ne olursan ol yine gel” demiştim… Önce kendine sonra kendindekine. Kendini bilmekti marifet… Kendini bulmaktı meziyet… Dev aynasında değil boy aynasında seyretmekti asıl kendini keyfiyet…
Sonra “Bişrev!” dedi Mevlana… “Dinle!..”
Sonra “Bişrev!” demiştim ben de!... Dinle!... Hamuş ol dinle!.. Kendin ol dinle!... Tövbe et dinle!... Affet dinle!...Ama dinle!... İlle de dinle!...
Sath-ı müdafaada meşruiyet aramak senin neyine!...

Dinle!.. Hataya bedel günaha kefaret biçmek senin neyine!...

Dinle!..Yenilen hakkı hukuku arşına endazeye kiloya gramagrata vurmak senin neyine!...

Dinle!.. Cüceler dev ayaklar baş olmuşsa cüceyle boy devle güç yarışına girmek senin neyine!...

Dinle!.. Akıllar uçmuş fikirler gitmiş duygular yerle yeksan olmuşsa namus edep haya en çok da namustan edeptenhayadan akıldan fikirden yoksunların eline düşmüşse konuşmak senin neyine!
Sus ve dinle!..
Hamuş ve bişrev!..
Yangın yerine bak!.. Ateşten külden kordan ne var elinde!.. Pervane değilsen yaklaşma sakın ateşe!… Can’ı Canan’a teslime hazır değilsen “ben Aşk’ım” deme kimseye… Aşk gelmesin seninle dile… İncinmesin ne Mecnun ne Leyla ne gül ne de diken seninle!.. Ayağıma diken batacak diyorsan düşme çöle… Ah u zar ederim diyorsan çekme gözüne sürme!.. Talipsen kara bahta kör talihe…Dinle!

“Gel gel ne olursan ol yine gel!...” diyorsan “Hamuş!...” ol sen de… Sonra da “Bişrev!...” de en sevilene!...

Ve semaya dursun yürekler Aşk’ın önünde…
 
(Bu güzel alıntı yazıyı paylaşmama vesile olan dertsiz çobana teşekkürle...)

11 yorum:

Elif Kararlı dedi ki...

çok güzel gerçekten...Sağolasın..>Kendini boyaynasında görebilmek çok doğru..ama ne zor değil mi!

Unknown dedi ki...

imtihan her şey imtihan be pabuççum bilirsin ki cennet kolay değil cehennem dahi lüzumsuz değil kendini aşsa insan zaten gerisi gelir ama zor:))

H;M dedi ki...

uzun zaman sonra bir yorum yazabildim çarşıya yeni çıktım .. ödülünüz ve ilginiz için teşekkür ederim.. yine çok güzel yazılar var sitenizde vaktim az olduğu için uzun yazamayacağım.. Sağolun kolay gelsin..

Zehra Fındıklı dedi ki...

Hayırlı cumalar...

belh dedi ki...

çok çok çok güzel. Lütfen bu yazıyı linkinizi vererek blogumda yayınlamama izin verir misiniz?

Unknown dedi ki...

sevgili karakalem şafaklarınız azalmıştır umarım sabırlar diliyor teşekkür ediyorum

Unknown dedi ki...

sana da hayırlı cumalar zehra

Unknown dedi ki...

tabiki belh yayınlayabilrsiniz teşekkür ederim

Adsız dedi ki...

Gerçekten çok güzel bir yazı. Çokça konuşup az dinliyoruz. Halbuki "hamuş" ve "bişrev" olmak lazım. O zaman gerçekler daha açık seçik görünür olacak. Teşekküreler yazı için..

Unknown dedi ki...

ben teşekkür ederim ruhumun heykeli
alıntı bir yazı :))

belh dedi ki...

ben teşekkür ederim. yayımladım:

http://belh.blogspot.com/2010/02/ask-vard-ve-otesi-coktan-unutulmustu.html

LinkWithin

Blog Widget by LinkWithin